BIR VARMIŞ BIR YOKMUŞ

Durum
Konu yanıtlara kapalı.

DeletedUser141

Guest
Bir varmis bir yokmuş. Kuzey Kralliği'nda bulunan 40-50 Kuzeyli çerilere karşi duydukları kin ve hırslarından dolayı tüm diyarlardan cagirdiklari adamlarıyla birlikte 100 kişiyi bulan bir Güneyliler topluluğu varmış. Bu kalabalık mahşerin kalabalığına benzer imiş zira rakiplerine duydukları korkularından dolayı rakiplerinden en az iki katı olmaları gerekiyormus. Ancak boyle geceleri rahat uyuyabiliyorlarmiş. Kâh vuruşmalar oluyor, kâh ticaret oluyor fakat ekseriyetle kuyular kaziliyormuş. Ne yapsalar ne etseler kendilerinden daha az olan kuzeylileri birakın yenmek, onlari yerlerinden dahi sarsamıyorlarmış. Zaman geçmiş, kılıçlar keskinleşmis, şehirler büyümüş fakat Güneylilerin Kuzeylilere duydukları olumsuz duygular daha da artmış. Kuzeylilerde bulunan iyi kalpli bir kimse varmış. Başsız, evsiz barksiz kalan bazı kimselere yardim elini uzatiyormus ve onlara kendi kardeslerine deger verdigi gibi değer veriyormus. Fakat insanoglu nankördür. Bu iyi kalpli kişinin ve onun Kuzeyli yoldaşlarının türlü yardimlarina rağmen yedikleri tabaga siçan belirli kişiler varmis. Bunlar kimlerdendir, necidir bilnmez imiş. Fakat tek bilinen, bunların nankör olmaları imiş. Zira iyi kalpli Kuzeylilerin yardimlarina rağmen kafalarinda türlü türlü hesaplar varmış. Ve hesap gunu gelip çatınca, atlılar mahşere gidercesine, atlamışlar atlarına ve DÜRÜSTLÜK NEHRI'ni aşarak Güneylilerin topraklarina girmişler. Dediler ki: " Ey DÜRÜSTLÜK NEHRI'nin aşağısında yaşayan Güneyliler! Biz tabiatimizca kötüyüz! Bize uzatılan yardim eline tükürür, bize uzatılan yemek tabağının üstune sıçarız. Cunku biz sadece kotuluk yapmak icin bulunuyoruz. Bize iyilik yapanlara dahi kotuluk yapariz. Ey güneyliler! Kuzeylilerin bize bahşettikleri toprakları size veriyoruz! Boylece bileginizin hakkıyla, dürüstce deviremediginiz sizden sayica az olan düşmanlarınızın topraklarina kan dokmeden girebilirsiniz!"

Güneyliler düşünüp taşındılar, ve bu olay ahlaki midir, degil midir, hic bir muhakemeye girişmeden kabul etmisler şeytanın teklifini. Dürüstlük nehrinin aşağıdaki bolgelerinde yasayan bu Guneyliler, belki de gercekten dürüstlükten nasibini almamıştı. Zira dürüst olan bir kimse, bu denli cirkin bir teklifi kabul etmez idi.

Hikayenin sonu meçhuldur. Zira mahşer gününe kadar iyilerin kötülerle olan mücadeleleri devam edecekti..
 

DeletedUser141

Guest
kuzey ' diye yazılanı güney diye anla sen '
multi açmaktan bıkmadık yenilerini de açacağız diyor

yani anlamıyorum bazı arkadaşları
EVET bizim klan yüz kişi DOĞRU
kalan 1000 hesap kime ait benim değil baştan söyleyim yanlış anlaşılma olmasın



Kotu örnek oluyorsun.. Okuduğunu yanlış anlama, sen eger boyle yaparsan diğerleri ne eder :D
 

DeletedUser763

Guest
büyük tesadüf :D
senin klandan beğenen olmadı ama yine de ilk beğenen biziz :p
 

DeletedUser635

Guest
Kuzeyliler yarışmalardan kazandıkları taçları bağışlamayacak kadar cimriymişler. Tüm oyuncuları kendini düşündüğü için kaynaklarını bağışlamakta istemiyorlarmış. Bunun yerine yine kindar düşünce ürünü olan bir plan yapmışlar. Ekiplerindeki wpn, vs kullanmayı bilenleri farklı isimler altında sahaya sürmüşler. Gizliden gizliye klanlar kurup, ahlak dışı faaliyetlerine devam etmişler.

Ancak gel gör ki rakiplerini hala yenemeyeceklerini anladıkları vakit; trapemin isimli üyelerini duyar kasmak için foruma yollamışlar. Sebebi ise yenildik ama rakip 100 kişiydi demekmiş.

Buda işte hikayenin 2.kitabından ufak bir alıntıymış.
 

DeletedUser1225

Guest
Arkadaşlar mühendisim 1800 baltam var . Mühendis olduğumu söylemiş miydim ? Ha bu arada 1800 baltam var söylemiş olayım .
 
Durum
Konu yanıtlara kapalı.
Üst